16 Ocak 2014 Perşembe

paraşüte 5 kala

Kim olduğumu değiştiremiyorum. Değiştirmek istediğimden de emin değilim, bir çok şeyden olmadığım gibi. Bunun sebebi disossiyatif kimlik bozuklukları gibi bir şey sanırım. Tabii akıl hastası değilim. -yani umarım- Benzetme yapıyorum. Bir kişide kaç tane iç ses oluyor ki? Zaman zaman aldığım kararlar bir meclis havasına bürünüyor.

Ben bunun kendiliğinden geliştirdiğim bir savunma mekanizması olduğuna inanıyorum. Bu durumun asıl huzursuz olduğum anlarda arttığının farkındayım. Ki çoğu zaman diken üstünde olmamın -şu an bile-  zaman sürecini hesaplamanızda yardımcı olacağını sanıyorum. Bazen tüm bunlardan kurtulup kendimi kaybettiğimde oluyor. Taa ki tetikleyici bir şey olana kadar. Genelde insanlarda dert yandığımız için tetikleyiciler de insanlar oluyor. Bir kelime, bir hareket, dokunuş, bakış... Herhangi bir şey tetikleyici olabiliyor. Daha sonra bir işlem süreci geçekleşiyor. Hesaplamalar, etkileşim, hedef, alternatifler, tehlike ve duruma göre bir çok faktör işlem sürecine eklenip çıkan sonuca göre değerleniyor.




will we burn or we just smolder?